'Tüm araçları ateşe verip savaşmak için Kobanê'ye gideriz'

'Tüm araçları ateşe verip savaşmak için Kobanê'ye gideriz'

DAİŞ'in saldırısı sonrasında çevre köylerden binlerce kişi aylar öncesinde Kobanê ilçe merkezine sığındı. Yaklaşık 6 hafta önce Kobanê ilçe merkezine doğu, batı ve güney ceplerinden yapılan yoğun saldırılar sonrasında ilçe merkezinde birçok mahalle atılan havan ve top atışları sonucu tahrip oldu. Can güvenlikleri tehlikede olan ve barınacak yerleri olmayan bu siviller, ilçe merkezinden tahliye edildi. 

Topraklarını terk etmeyen yaklaşık 3 bini kişi, taşıyabildikleri eşyaları, koyunları ve araçları ile kendilerine Kobanê'nin 1 km uzaklıktaki Türkiye sınırının hemen yanında seyyar kamp oluşturdu. Kendi paraları ile askerlerin denetiminde Suruç'tan günlük yiyecek satın alan sivillerin yiyecek alması engelleniyor. Askerler bu sivillerin sınır bölgesini terk etmesini isterken, ateş altında yaşamaya çalışan siviller ise tek sıkıntılarının yiyecek olduğunu ve bölgeyi terk etmeyeceklerini belirterek, "Burada yüzlerce araç var. Her aracın deposunda 5 litre yakıt bırakmışız. DAİŞ Kobanê'ye girerse, tüm araçları ateşe verip savaşmak için Kobanê içine gireceğiz" dediler.

"Kobanê'de sivil yok" sözlerinin aksine, halen Kobanê ilçe merkezinde ve ilçeye yaklaşık 1 km uzaklıktaki Türkiye sınırında binlerce sivil yaşıyor. Aylar öncesinde Kobanê çevresine yapılan saldırılar sonucunda yüzden fazla köy boşaltıldı. Buradaki insanlar Kobanê ilçe merkezine sığındı. Ancak DAİŞ'in Kobanê'ye ağır silahlarla saldırması sonucu on binlerce sivil Mürşitpınar Sınır Kapısı'ndan Türkiye'ye geçti. Kobanê'de kalabilecekleri binaların yıkılması üzerine topraklarını terk etmek istemeyen yaklaşık 3 bin sivil ise eşyaları, koyunları ve kamyon, otomobil, biçerdöver, traktör, kamyonet gibi araçlarını alarak, Türkiye sınırının hemen dibinde tel örgülerinin bitişiğinde kendilerine seyyar kamp oluşturdu. Bugüne kadar kendi paraları ile Suruç'tan tüccarlardan yiyecek ve içecek satın almalarına izin verilen bu sivillerin son 5 gündür yiyecek almaları engelleniyor. 

"Koyunlarınızı satın. Eşyalarınızı ve araçlarınızı geride bırakıp Türkiye'ye gidebilirsiniz" denilen siviller buna karşı çıkıyor. Karşı çıktıkları için de günlerdir sınır hattındaki askerlerin sözlü ve fiziki saldırılarına maruz kalıyorlar. Geçen hafta sınır hattını terk etmeleri istenen siviller direnince, askerler gaz bombası ile saldırdı. Atılan gaz bombası sonucu hamile bir kadın bebeğini düşürdü. Birçok çocuk da gazdan etkilendi. 

KURŞUN VE ŞARAPNEL PARÇALARINDAN YARALANANLAR OLDU

Oluşturulan seyyar kampta kalan ve aralarında yeni doğmuş bebeklerin de bulunduğu sivillerle görüşüyoruz. Hiçbiri Kobanê topraklarını terk etmeyeceklerini söylüyorlar. 

Burada kalanlardan 63 yaşındaki Muhammed Ahmed, bir aydan fazla süredir tel örgülerinin hemen yanında araçlarında kaldıklarını ve yiyecek sıkıntılarının olduğunu söyledi. Bir hafta öncesine kadar aralarında para toplayarak askerler aracılığı ile Suruç'tan tüccarlardan yiyecek ve içecek aldıklarını ve askerlerin buna ses çıkarmadığını belirten Ahmed, "Ancak şimdi buna izin vermiyorlar. Neden öyle yapıyorlar bilmiyoruz. Kimseden yardım istemiyoruz, kendi paramızla bize yiyecek getirin diyoruz. 50 lira ise 100 lira verelim, ama buna da izin vermiyorlar. Kobanê'de kalanların zaten yiyecek sıkıntısı var. Biz de onlara yük olmak istemiyoruz. Kendi paramızla alalım diyoruz ama bırakmıyorlar" dedi.

ARAÇ KASALARINDA YAŞIYORLAR

DAİŞ'in havan, uçaksavar ya da suikast silahları ile yaptığı saldırılarda seken kurşun ve bombaların zaman zaman yakınlarına düştüğünü ifade eden Ahmed, "Geçen hafta nereden geldiği belli olmayan kurşunlar sonucu üçü kadın, ikisi kadın olmak üzere 5 kişi yaralandı. Atılan kurşunlar araçlarımıza isabet ediyor. Bizler de araçlardan çember oluşturarak, onların arasında yaşıyoruz. Ya da kamyon ve traktör kasalarında uyuyoruz" şeklinde konuştu. 

KOYUNLAR AÇLIKTAN ÖLÜYOR

Oluşturulan bu seyyar kampa gelirken koyunlarını da beraberlerinde getirdiklerini belirten Xelil Osman (30), koyunlarına yem veremedikleri için yeni doğan ve aç kalan kuzuların ölmeye başladığını söyledi. "Etrafımız kapalı. Koyunlarımızı otlatmak için batı ve doğu tarafına gidemiyoruz. Güneyimizde kalan Kobanê'de zaten savaş sürüyor. Yem de bulunmuyor. Böyle olunca da hayvanlar ölüyor. Yeni doğun kuzular ancak bir iki gün yaşayabiliyor. Biz yiyecek bulamıyoruz, hayvanlarımızı nasıl besleyelim?" dedi. 

Xelil Osman, geçen hafta Türkiye'den gelen resmi yetkililerin koyunların kilosunu 12 liradan satın almaya hazır olduklarını, koyunlarını satıp, eşyalarını geride bıraktıktan sonra Türkiye'ye geçişlerin sağlanabileceğini söylediklerini, buradaki halkın ise bunu kabul etmediğini söyledi. 

KOBANÊ ÖZGÜRLEŞİNCEYE KADAR BURADAYIZ

Eşi, Kobanê ilçe merkezinde YPG saflarında savaşan, kendisi ise 5 çocuğu ile birlikte bir minibüsün içinde yaşamaya çalışan Ayşe İbrahim adlı kadın ise her ne pahasına olursa olsun buradan ayrılmayacaklarını anlatıyor. Kobanê'de yaşayabilecekleri sağlam ev olmadığı için 3 bine yakın sivilin tahliye edildiğini ve burada araçlarda yaşamaya başladıklarını belirten Ayşe İbrahim, Kobanê'nin özgürleşmesini beklediklerini söyledi. 

Hiçbir ülkeye mülteci olarak gitmeyi düşünmediklerini belirten Ayşe İbrahim, "Mülteci olarak yaşamaktansa, kendi topraklarımızın üzerinde araçların içinde yaşamaya razıyız. Kobanê'de doğduk. Çocuklarımız orada oldu. Kobanê bize sahip çıktı, nasıl Kobanê'yi terk ederiz. Kobanê özgürleşince yeniden köylerimize döneceğiz" şeklinde konuştu. 

KANTON HÜKÜMETİ YARDIM EDİYOR

Seyyar kampın içinde dolaşırken, onlarca araca kurşun isabet ettiğine tanıklık ediyoruz. Kurşunların nereden geldiği belirsiz. DAİŞ 1-3 km uzaklıktan havan, top ve doçkalarla ateş açınca, ya kurşun ya da şarapnel parçaları buralara kadar düşüyor. Saldırılar başladığında halk kendilerine araçları siper ederken, gece de araçlarının içinde ya da daire oluşturdukları araçların ortasında yatıyorlar. Birkaç önce sınır hattını terk etmeleri istenince bunu kabul etmedikleri için askerlerin gaz bombası attığını ve atılan gaz bombası fişeğinin bir otomobilin yanmasına neden olduğunu anlatan siviller, o otomobilde çıkan yangının diğer araçlara sıçramaması için çekici ile açık alana çektiklerini anlatıyorlar. 

Kampta yiyecek ve içecek sıkıntısı baş gösterince, Kobanê Kanton Hükümeti kendi yiyeceklerini buradakilerle paylaşmaya başlamış. 

Günlük olarak sebze, su ve kuru gıda araçlarla kampa getirilerek buradaki halka dağıtılıyor. 

'ÇOCUKLARIMA VASİYET ETTİM'

Burada yaşayanlardan Hadle Bekir, Kobanê'nin Derbenur köyünde yaşadıklarını, DAİŞ'in ilk başta köylere saldırdığını ve bunlara karşı köyde erkeklerin hafif silahlarla bir hafta kadar DAİŞ'e karşı savaştığını ancak ağır silah ve tanklarla saldırı yapılınca köylerini terk edip Kobanê'ye geldiklerini anlattı. Kobanê'ye saldırı başlayınca buradan PYD tarafından tahliye edildiklerini belirten Hadle Bekir, "Şu an burada yaşıyoruz ve terk etmeyeceğiz. Olur da Türkiye'ye göç etmek zorunda kalırsak, bir avuç toprak alıp kesede koynumda saklıyorum. Çocuklarıma vasiyet ettim. 'Sürgün yerde ölürsem bu toprağı mezarıma serpin' dedim. 45 gündür buradayız. Tüm malımızı Kobanê'de bıraktık" dedi. 

'DAİŞ BURADAN DEFOLUP GİDECEK’

Binewş Narin 55 yaşında. İki erkek çocuğu halen Kobanê doğu cephesinde DAİŞ'e karşı savaşıyor. Kız çocukları, gelinleri, torunları ve eşiyle bu kampta yaşıyor. Yiyecek sıkıntılarının başladığını, eskiden Suruç'tan yiyecek alabildiklerini ancak bunun şimdi engellendiğini belirten Narin, "Oysa kendi paramızla yiyecek alıyorduk. Bunu da engelliyorlar. Bizim öyle lüks bir talebimiz yok. Ekmek ve çay olsun burada yaşamaya razıyız" dedi. 

Burayı terk etmeyeceklerini ifade eden Narin, "İnşallah kendi toprağımızda ölürüz. Bizi savunan arkadaşlara müteşekkiriz. Canımız onların yoluna kurban olsun. Allah ve peygamberin izni ile DAİŞ buradan defolup gidecek. Ne hakları var bize saldırıyorlar" şeklinde konuştu. 3 göbektir Kobanê'de yaşadıklarını belirten Narin, "Asker zaman zaman gelip sınır hattını terk etmemizi istiyor. Biz kendi sınırlarımızdayız, Türkiye topraklarını ihlal etmemişiz" şeklinde konuştu. 

'GAZ BOMBASI İLE SALDIRI YAPILDI'

Sıti köyünden buraya geldiklerini belirten Hasan Abdullah da, 40 gündür bu kampta araçlarda yaşamaya çalıştıklarını belirterek, kış aylarının başladığını ve sığındıkları burayı da terk etmelerinin istendiğini söyledi. Askerlerin sınır hattını boşaltmalarını istediğini kaydeden Abdullah, "Kimsenin sınırını ihlal etmemişiz. Kendi topraklarımızın üstündeyiz. Bir iki kez gaz bombası ile saldırdılar, burayı boşaltmamız için. Ancak Kobanê özgürleşmeyinceye kadar burayı terk etmeyeceğiz" dedi. 

3 çocuk annesi Şemsê Menaf ise tek sıkıntılarının yiyecek, süt ve mama olduğunu söylüyor. Kamyon ve traktörlerin kasalarının etrafını battaniyelerle kapatarak burada yatıp kalktıklarını belirten Şemsê Menaf, kendi paraları ile Türkiye'den yiyecek almalarına izin verilmesini istiyor. 

'ARAÇLARI YAKIP KONBANÊ'YE SAVAŞMAYA GİDERİZ'

Seyyar kampta 7 kişilik nüfusu ile kalanlardan İhsan Muhammed ise ne pahasına olursa olsun Kobanê'yi terk etmeyeceklerini söyledi. 

Türkiye'ye sığınıp kamplarda yaşayanların topraklarına dönmesini isteyen İhsan Muhammed, "Biz kaçmadık, güvenlik amacıyla şu an sınır hattında burada kalıyoruz. Kobanê'nin hemen yanı başındayız. Kobanê'de çocuklarımız DAİŞ'e karşı direniyor" dedi. 

Beraberlerinde kamyon, biçerdöver, traktör, otomobil, kamyonet gibi yüzlerce aracı getirdiğini ve bu araçlarda yaşadıklarını anlatan İhsan Muhammed, "Topluca bir karar aldık ve şu an tüm araçların depolarında en az 5 litre yakıt bulunuyor. Olur da DAİŞ Kobanê'ye girerse, tüm araçları ateşe verip savaşmak için Kobanê içine gireceğiz" şeklinde konuştu.