YPG/YPJ’nin tarihi Kobanê direnişi 3 ayı geride bırakırken, DAİŞ saldırılarının ilk günlerinde çocuklarını korumak için Suruç ilçesi ve çevre kentlere sığınan Kobanêliler çetelerin geriletilmesiyle birlikte geri dönmeye başladı.

98’inci güne giren tarihi Kobanê direnişinde ağır darbeler vuran YPG ve YPJ’li savaşçıların operasyonları sonucu çeteler büyük oranda geriletildi. Saldırıların yoğun geçtiği günlerde sınırı geçerek Suruç ilçesi ve bölge kentlerine sığınan aileler YPG/YPJ’nin ilerleyişinin ardından Kobanê’ye geri dönmeye başladı. Halen çetelerin havan toplu saldırılarını sürdürdüğü kente son üç gün içinde 4 aile çocuklarıyla birlikte geri döndü. Mala Gel (Halk Evi) yöneticileri tarafından sınır kapısında karşılanan aileler, yetkililerin belirlediği güvenli bölgelere yerleştirildi.  DAİŞ saldırıları nedeniyle yaklaşık 3 ay boyunca yurtlarından uzak kalmak zorunda kalan aileler, tüm zorluklara rağmen Kobanê’ye geri dönmekten mutluluk duyduklarını ifade etti.

‘ONURUMUZU KORUYAN YPG’YE DESTEK OLMAYA GELDİK’

Kobanê’yi terk etmeyerek, tarihi direnişte yer alan Bekir Şêxî, YPG/YPJ direnişinin çeteleri geriletmesiyle birlikte eşi, kız kardeşi ve 4 çocuğunu kente geri getirenlerden biri.  3 ay boyunca ailesinden uzak kalmak zorunda kaldıktan sonra çete saldırılarının kırıldığını söyleyen Şêxî, kendilerini koruyacak güce sahip olduklarını ifade ederek, tüm Kobanê’nin özgürleştirilmesi için Kobanê’li gençlere geri dönüp direnişe katılmaları çağrısında bulundu.

Şêxî’nin 3 aydır Suruç ilçesinde yaşayan eşi Zelîxa  Bekî, Kobanê’den uzak geçirdiği 3 ayın  kendi toprağına duyduğu özlemle geçtiğini belirtirken “Daha fazla kendi toprağımıza dönme özlemine dayanamadık ve çocuklarımı da alıp Kobanê’ye geldim. 3 gün oldu geleli yakınlarımız bizi arayıp niye gittiniz diyor. Biz onurumuzu savunan YPG’ye destek olmaya geldik. Onlara güvenimiz sonsuz er ya da geç Kobanê’yi özgürleştirecekler” dedi.

‘BURASI BİZİM YURDUMUZ UĞRUNDA HER SIKINTIYI YAŞAMAYA DEĞER’

Yurdundan 3 ay uzak kalan Kobanêliler’den iki çocuk annesi Zehra Ahmet ise, Suruç’ta kaldığı süre içerisinde halkın kendilerine çok sıcak davrandığını anacak gurbetin asla insana yurt olamayacağını anladığını dile getirerek,  “Yardım geliyordu, oradaki halkımız bizimle ilgileniyordu ama insanın kendi yurdunda olması çok başka bir şey. DAİŞ’in geriletildiği haberini alır almaz geri dönme kararı aldık. Herkes şaşırıyordu dönme kararı aldığımızda. Ama biz burada şehit olanlardan daha değerli değiliz deyip geldik. Sıkıntı yaşayabileceğimizi, zorlanacağımızı düşünerek geldik. Çünkü burası bizim yurdumuz uğrunda her sıkıntıyı yaşamaya değer” diyen Zehra Ahmet, Kobanêlilere kendi topraklarına dönmeleri çağrısı yaparak, “Gerekirse burada ölürüz ama yine de artık terk etmeyiz. En değerli ölüm kendi toprağında olandır. Onun için ölümde olsa herkes kendi toprağına dönsün” şeklinde konuştu.

‘KOBANÊ BİZİM İÇİN KUTSAL BİR YER’

DAİŞ tehdidi yüzünden ailesini Mersin’in Tarsus ilçesindeki yakınlarının yanına göndermek zorunda kalan üç çocuk babası Hüseyin Elî de, kenti terk etmeyen ve YPG’ye katılıp direnişte yerini alan Kobanêliler’den biri. Kanının son damlasına kadar savaşmaya ve yurdunu korumaya söz verdiğini dile getiren Elî, YPG ve YPJ’nin direnişiyle özgürlüğe adım adım yürüdüklerini söyleyerek, “ Zafer yakın bunun için Tarsus’taki ailemi çocuklarımı getirdim. Belki çocuklarım Kürdistan’ın bir diğer parçasındaydı ama Kobanê bizim için kutsal bir yer. Sesimizi duyan herkes Kobanê’ye dönüp onurunu, namusunu, yurdunu savunmalıdır. Elin şehri bizim yurdumuz olamaz. Direniş tüm görkemiyle devam ediyor. Gün Kobanê’yi özgürleştirme günüdür” dedi.

‘EĞER ÖLECEKSEK ONURUMUZLA KENDİ TOPRAĞIMIZDA ÖLELİM’

DAİŞ’in tüm saldırılarına rağmen ailesi ve çocuklarıyla birlikte kentte yaşamaya devam eden Kobanêliler’den Berkel Mihemed, “10 gün boyunca sınırda yaşadık ama yurdumuzu terk etmedik. Ölüm bir kez olur dedik ve arkadaşların yanına geldik. 3 aydır arkadaşlarla birlikte toprağımızı savunuyoruz. Savaşabilenlerimiz savaşıyor. Savaşamayanlarsa cephe gerisinde çalışıp, arkadaşların ve buradaki sivil halkın her türlü ihtiyacı için seferber olduk. Gençlerimiz arkadaşlarımız bizim onurumuzu korumak için can verirken bizlerde üstümüze düşen sorumluluğu bir şekilde yerine getirmeye çalışıyoruz. Herkes dönüp YPG’yle birlikte kentini, köylerini savunmalıdır” diyerek herkesin geri dönüp gücü oranında bir şeyler yapması gerektiğini vurguladı. Türkiye’ye geçmeyi hiç düşünmediğini ifade eden Mihemed, “Eğer öleceksek te kendi toprağımızda ölelim dedik ve Türkiye’ye gitmedik. Çünkü bana göre Türkiye DAİŞ’le işbirliği yapıp bize düşmanlık ediyor” dedi.

Geri dönüş taleplerinin her geçen gün arttığı bilgisini veren Mala Gel yetkilileri ise sivilleri hedef alan DAİŞ tehdidinin halen devam ettiğini bu nedenle geri dönüşler konusunda hassas davrandıklarını söyledi.